“Sıfır Atık, GEKAP ve Depozito Sistemi” Webinarında, Konuları Tüm Yönüyle Ele Aldık

10 Haziran 2021 tarihinde, Sert Plastik Ambalaj Sanayicileri Derneği (SEPA) organizasyonunda, Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği (ASÜD) ve PAGEV Geri Dönüşüm İktisadi İşletmesi PAGÇEV işbirliği ile düzenlenen “Sıfır Atık, GEKAP ve Depozito Sistemi” konulu webinara konuşmacı olarak katkı verildi.

Çoğunluk olarak, gıda ve içecek firmalarının katılım gösterdiği etkinlikte, sıfır atık sistem yönetimi ve kurulumu, geri kazanım katılım payının firmalara getirdiği yükümlülükler, depozito iade sistemi uygulamaları ve atık ithalatı konuları PAGÇEV uzmanları tarafından detaylı bir şekilde ele alındı.

Sıfır atık sistemi ile ilgili genel bilgilendirme yapan Habibe Tosun; ”2023 yılına kadar, tüm yurtta sıfır atık felsefesi hayata geçirilmiş olacak, sıfır atık uygulama takvimi dahilinde ve istenilen şartlarda, hepimiz sisteme dahil olmalıyız” şeklinde konuştu. Özellikle sanayi işletmeleri için, sistem kurulumunun detaylarından bahsederken, verimli bir atık yönetimi için atılan en büyük adımlardan birinin sıfır atık yönetim sistemi olduğunu belirtti.

31 Aralık 2019 tarihinde yayımlanan ve tüm sektörler için, çeşitli yükümlülükler getiren Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği ile ilgili bilgi aktarımında bulunan Serap Değirmenci ise; “Söz konusu yönetmelik dahilinde belirtilen ürün ve/veya ambalajlar için, Beyanname Düzenleme Programı üzerinden, Bakanlığımızca belirlenen tarihlerde beyanların yapılması esastır” dedi. İkinci beyan döneminin temmuz ayı sonunda kadar olduğunu hatırlatarak, sektör bazlı yükümlülükleri örneklerle açıkladı. Ayrıca Yeniden/Tekrar Kullanılabilir Ambalajlar İçin Depozito İade Sistemi Uygulamaları hakkında da katılımcılara bilgi veren Değirmenci, henüz söz konusu sistemin uygulanmaya başlanmadığını, 01.01.2022 tarihinden itibaren içecek ambalajları için zorunlu hale getirileceğini belirtti.

Atık ithalatı konusunda son durum hakkında bilgi veren Cesur Çaça; ““Polietilen ithalatının yasaklanması geri dönüşüm sektörünü olumsuz yönde etkilemektedir. Orijinal hammaddeden yeni üretim yapmak demek yeni karbon salımı anlamına geleceğinden atık ithalatının yasaklanması çevresel olumlu katkı sağlamayacağından dolayı yanlıştır ve ekonomi açısından da olumsuz yansımaları beraberinde getirecektir. Geri dönüştürülmüş hammaddenin azalmasıyla fiyatlarda artış olacağı gibi orijinal hammaddeye talep artacağından orijinalde de zamlar meydana gelecektir. Gıda Ambalajlarında, örneğin ayranların konulduğu viyol kabı veya süt kasalarında, kullanılan geri dönüştürülmüş malzeme de ithal atık yasağından olumsuz yönde etkilenecektir. PAGEV olarak çevrenin korunmasına yönelik çalışmalar yaparken aynı zamanda üreticinin maliyetlerinin de artmaması yönünde düzenlemeler yapılmasını bekliyoruz. Atıkların çevresel etkisinin etkin denetim ve caydırıcı cezalarla giderilebileceğini savunuyoruz. İthal atık ile çöp arasındaki farkın anlaşılması konunun çözümüne yardımcı olacaktır. Türkiye’nin ithal atık almasını çöp diye tanımlamak doğru bir yaklaşım değildir. Eurostat verilerine göre Avrupa’nın, Türkiye’nin iki katı ithal atık aldığı göz önüne getirildiğinde ithal edilen polietilenin çöp olmadığı sanayi üretimi için girdi hammadde olduğu ortaya çıkmaktadır. “şeklinde açıklamalarda bulundu.

Ayrıca; Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olan Avrupa’nın, geri dönüştürülmüş ürünlerden yola çıkarak mal talep etmesinin de döngüsel ekonominin gereği olduğunu belirten Çaça, Türkiye olarak geri dönüştürülmüş ürünlerin de kullanıldığı mallar üretmediğimizde ihracat yapma şansımızın da zora gireceğini belirtti.